14 Nisan 2018 Cumartesi


16 Nisan 2010 Cuma

Ekonomi Türk: Ekonomide Hurafeler ve Gerçekler



ekonomiturk.com blogunun uzun zamandir bekledigim kitabi 'sonunda' cikti...
Ayrica suanda cok cok uygun bir fiyata bu kitabi bulabilirsiniz ama tabiki de sinirli sayida.. Sadece 9.80 lira..
Almak icin buraya tiklayiniz..
Daha ayrintili bilgi icinde ekonomiturk.com blogundaki asil yaziyi okuyabilirsiniz..
Kitabin onsozunden ufak bir kesit hemde Deniz Gokce'den..

...Bu kitap üniversitede okuyan öğrenciler ve kendini geliştirmeye çalışan ve ekonomiye ilgi duyan diğer kesimler için vazgeçilmez bir kaynak olacak. Yazıların en eğlendirici ve öğretici yanı da, havadan hayali veri üretip ekonomi teorisiyle alakası olmayan yorumlar yapan yorumcuların yanlışlarını bir bir ortaya dökmeleri.

Yıllarca ekonomi bilmez, popülist insanlarımız bu “karamsar dinozor yorumcuların” yorumlarını okuyarak yanıltıldılar. Ekonomide “Hurafeler ve Gerçekler” kitabı ise bu yorumcuların yanlış yorumlarını kullanıp, doğruları da göstererek ekonomi dünyamıza yeni bir soluk getiriyor. Türkiye’nin yeni nesil yazarlarının zihin açıcı yorumlarını beğenerek okuyacağınızı düşünüyorum. Belki bazıları ülkenin şirket olamadığını anlar artık da, şirket kurtarma reçetelerini ülke kurtarma reçetesi diye gündeme getirmez!


4 Nisan 2009 Cumartesi

Erasmus Programina katilanlara sorular...


Bir onceki yazida, Hayat Boyu Ogrenme Programi hakkinda, Sinem arkadasimizin hazirlayip gonderdigi yazinin birinci kismini sizinle paylasmistim.

Simdi devamini sizinle paylasiyorum.

Ilk bolumu buradan ulasabilirsiniz. ---> Birinci Bolum: Hayat Boyu Ogrenme Programi


Benim bu eğitim programına katılan arkadaşlara orda yaşadıklarıyla ilgili anıları eğitim dönüşü hissettiklerini sorduğum zaman aldığım cevaplara bir bakın bakalım daha sonra siz ne hissedeceksiniz bunları okuduktan sonra açıkçası ben okuduktan sonra keşke bende gitseydim demedim değil hani işte bu sorulardan bana en çok keşke benden katılsaydım dedirtenler ve soruların cevapları……..

    SORU : Orada yaşadığın ilginç bir anın var mı, varsa bizimle paylaşabilir misin?

  • Gittiğim bir barda canlı müzik çalınıyordu ve grup Üsküdar’a gider iken şarkısını çaldı çok şaşırdık tabi. Gidip sorduk nereden duydunuz bu şarkıyı diye onlar da bu şarkının meşhur olduğunu söylediler. Hala garibime gidiyor düşününce.
  • Seçmek zor ama en yoğun dönem yurttan bir arkadaşımın beni hafta sonu tatili için evine davet ettiği sürede oldu. Küçük kardeşleri ile birbirimizi anlamasak da birçok şey paylaştık ve oyunlar oynadık. Annesi ve babası hediyeler verdi ve tüm köy gerçekten çok iyi davrandılar. Birde arkadaşlarımla vedalaşmak gerçekten zor anlardandı ama duygu dolu idi.
  • Erasmus öğrencileri için bir akşam yemeği düzenledim. Katılım da gayet iyiydi. O gece için ayarladığım restoranı tamamen doldurduk. Katıla herkes çok eğlendi, ben de 12 faklı ülkeden toplam 40 kişiyi ağırlamanın mutluluğunu yaşadım.
  • Orada bulunduğum sürede birkaç anaokulu ziyaret etme şansım oldu. Birbirimizi anlamasak da çocukların bana gösterdiği yakınlık çok hoştu.
  • Yabancı ülkede olunca ve de Erasmus olunca ilginç anlar yaşanıyor. Bir keresinde yumurta almak için süpermarkete gitmiştik. Yumurtayı alıcaz fakat nerede bulamadık. Yumurtanın Macarcasını bilmiyorduk İngilizce bilen kimse de yoktu. Görevlinin birine en sonunda tavuk taklidi yapmaya başladık. Zeki biri çıktı yumurta demek istediğimizi anladı ve yerini gösterdi. Bu da böyle bir animdir iste.

    SORU: Türkiye'ye dönüş yolculuğunda neler hissettin?

  • Kahroldum…
  • Asla dönmek istemedim. Son günlerim mutsuz geçti.
  • Geçen 4 ay sonunda oraya çok alışmıştım bu yüzden dönmek zor oldu.
  • Çok garipti. Ara dönemde Türkiye’ye hiç gelmediğim için çok özlemiştim ama enteresan bir şekilde dönmeyi de istemiyordum. Bu 5 ay benim hayatımı derinden etkiledi. Orayı hala çok özlüyorum. Ve ilk fırsatta gitmek istiyorum. Bu program hayatımda yaptığım en güzel şeylerden biriydi. Herkese şiddetle tavsiye ediyorum. Hangi ülke olduğu hiç önemli değil çünkü bu programda asıl önemli olan şey arkadaşlıklar.
  • Oradan ayrılmaya tabiî ki üzülüyorsun çünkü orada da bir suru dostluklar kurduğumuz için ve belki bir daha yüz yüze hiç görüşemeyeceğimiz için ama bir yandan da ailene ve buradaki arkadaşlarına kavuşmanın verdiği bir sevinç oluyor.
  • Türkiye’ye özlem duyuyordum dönünce özlemim bitti. Bu sefer Macaristan özlemi başladı. Geri dönmek istedim çoğu zaman açıkçası. Keşke bir daha gidebilsem dedim.
  • Çok kısa ve net, geri dönmeyi hiç istemedim.

Hayat Boyu Ogrenme Programi

Merhaba arkadaslar,

Icinde Erasmus programininda bulundugu Hayat Boyu Ogrenme Programi hakkinda cok guzel ve detayli bir yazi bulacaksiniz. 
Bu yaziyi bana Sinem Yavas arkadasim gonderdi. Kendisi, Hayat Boyu ogrenme programi hakkinda cok guzel ve detayli, bir proje hazirlamis ama erasmus programindan yararlanmamis bir arkadastir. Sinem'in bana gonderdigi yaziyi iki parca olarak yayinlamayi dusunuyorum. 
Ilk bolum, bu program hakkindaki tum detaylari bize sunuyor. Sizi, Sinem'in cok detayli yazisiyla bas basa birakiyorum.

HAYAT BOYU ÖĞRENME PROGRAMI

      Biliyorum bekli de bir çoğunuz şuan bu hayat boyu öğrenme programıda ne diyeceksiniz? Aslında bu Erasmus programıni da bünyesinde barındıran bir öğrenci değişim programlarının genel adı. Bu programın genel amacı sadece üniversite öğrencelerini değil 7’den 70’e herkesin katılabileceği her yaştan insana faydalı olmayı amaçlayan bir programdır.

      Benim gördüğüm kadarıyla bu program içerisinde herkese göre bir eğitim programı mevcut öncelikle bu hayat boyu öğrenme programının ne işe yaradığı nasıl ortaya çıktığına ve bünyesindeki diğer programlara sonrada birçoğunuzu yakından ilgilendiren Erasmus programının nasıl işlediğine ve bize olan faydalarına bir  bakalım J

      Hayat Boyu Öğrenme Programının Tarihçesi

       Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları'ndan biri olan Socrates ilk olarak 14 Mart 1995 yılında başlatılmış olup, 1999 yılında sonlandırılması planlanmıştır. Fakat bu programa 15 Avrupa Birliği Ülkesi ve İzlanda, Lihtenştayn ve Norveç katılmıştır. Ülkemiz, Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programlarına "tam üye" olarak 1 Nisan 2004 tarihinden itibaren katılmıştır. Daha sonra Socrates II programına başlanmıştır. 2007 yılı itibariyle Sokrates Programı “Hayat Boyu Öğrenme Programı” olarak değiştirilmiş ve bu isimle 2013 yılına kadar devam ettirilmesi öngörülmektedir.

Parasal Kaynak ve Yönetimi

 Katılımcı ülkelerin paylarına düşen para ile oluşturulan havuzdur. Her ülkenin havuza aktaracağı para miktarı belirli kriterlere göre saptanır. Socrates II programı için ayrılan para 1 850 000 000 Euro'dur.  Yeni dönemde (2007–2013) programın bütçesinin %70 oranında arttırılması planlanmaktadır. Avrupa Komisyonu (EC) Hayat Boyu Öğrenme Programı'nın yürütücüsüdür. Bu kuruluşa bağlı olarak Hayat Boyu Öğrenme  Komitesi (SC) ve katılımcı ülkelerdeki Ulusal Ajanslar (NA) çalışmaları ve koordinasyonu sürdürür.  

Hayat Boyu Öğrenme Programının Amacı:

  • Bütün eğitim kademelerinde Avrupa boyutunu güçlendirmek, eğitim alanlarında fırsat eşitliğini geliştirirken, genel eğitim kaynaklarına ülkeler üstü erişimi kolaylaştırmak,
  • Avrupa Birliği dillerinin, özelikle de az kullanılan ve öğretilen dillerin gelişimini teşvik etmek, Avrupa Yükseköğretim Alanının oluşturulması. Kalite güvencesi (Quality Assurance) alanında Avrupa'da işbirliğinin artırılması,
  • Yükseköğretimde bulunması gereken Avrupalılık bilincinin artırılması, Yapılan faaliyetler aracılığıyla eğitim alanında işbirliği ve hareketliliği desteklemek ve bu bağlamda engelleri ortadan kaldırmaya yardımcı olmak:

     Bu amaçlara yönelik olarak yürütülen faaliyetlere paralel olarak, program kadın-erkek eşitliğini, engelliler için fırsat eşitliğini sağlamayı ve sosyal dışlanma, ırkçılık ve yabancı düşmanlıklarına karşı mücadeleye aktif katkıda bulunmayı da hedeflemektedir.   

Katılımcı Ülkeler: 2005 yılı itibariyle toplam 45 ülke katılmaktadır. Bunlar katılım sıralarına göre şu şekilde sıralanmaktadır;

  • 1999: Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İzlanda, İrlanda, İtalya, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Slovak Cumhuriyeti, Slovenya, İspanya, İsveç, İsviçre, İngiltere;
  • 2001: Hırvatistan, Güney Kıbrıs, Lihtenştayn, Türkiye;
  • 2003: Arnavutluk, Andora, Bosna Hersek, Vatikan, Rusya, Sırbistan ve Karadağ, Makedonya;
  • 2005: Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan, Moldova ve Ukrayna.
 

 Kimler yararlanabilir:

  • Zorunlu eğitim görenler, öğrenciler (kreşten üniversiteye), 25 yaşın üzerindeki yetişkinler ve 25 yaşın altında olup örgün eğitimden yararlanmayanlar,
  • Öğretmenler, öğretmen yetiştirenler, okul idarecileri, müfettişler, karar vericiler
  • Tüm eğitim kurumları,
  • Eğitim kurumu olmayıp eğitime katkısı olanlar: sivil toplum örgütleri, kamu yetkilileri (yerel veya bölgesel), ebeveynler, iş dünyası, dernekler, özel şirketler, araştırma enstitüleri
  • Üniversiteler

Hayat Boyu Öğrenme Programının desteklediği faaliyetler:

  • Avrupa'da eğitim görmek isteyen kişilerin karşılıklı değişim programları ve Farklı kültürleri tanıma ve dil öğrenme programları
  • Eğitim kalitesini arttırmaya amaçlayan pilot programlar
  • Bilgi edinme ve iletişim teknolojileri (ICT) eğitimi ve Bilgi ve deneyim değişim programları
  • Eğitim yöntemlerinin ve sistemlerinin karşılıklı tanıtım programları

HAYAT BOYU ÖĞRENMENİN  ALT PROGRAMLARI:


COMENIUS ( Üniversite Öncesi Okul Eğitimi ) HAKKINDA BİLGİ

Amaç 
 Örgün eğitimde (anaokulu-lise) kaliteyi arttırmak, eğitimin Avrupalılık ve kültürler arası boyutunu güçlendirmektir. Dil öğretimi de teşvik edilir. Avrupa vatandaşlığının  temeli olan çok kültürlülüğü öğrenmeyi, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak, engelli gruplarının eğitimini desteklemek en önemli amaçtır. Comenius programında kreş, ilk ve orta öğretim (meslek okulları) odak noktasıdır.  

GRUNDTVIG (Yetişkin Eğitimi) HAKKINDA BİLGİ

Amaç  
 Grundtvig Programı, bilginin sürekli yenilenmesi neticesinde oluşan gereksinimleri karşılamak ve yetişkin kişilere yaşamları boyunca, bilgi ve niteliklerini geliştirmek için imkânlar sunarak istihdam olanaklarını artırmak ve toplumda meydana gelen değişikliklere uyum sağlamalarını sağlamayı amaçlar. Grundtvig Programının Temel Dayanağı 
Avrupa Birliği’nin ekonomik büyüme, rekabet ve toplumsal katılım (Lizbon Stratejisi) gibi temel hedefleri, amacı, bir tarafta eğitimlerini yarıda bırakan yetişkinler ya da hiç eğitim imkânı bulamamış göçmenlerle diğer tarafta yaşlanan Avrupa nüfusunun eğitim problemine çözüm arayan Grundtvig Programı’nın çerçevesini oluşturur. Yetişkin eğitimi, bu gruplara mensup bireylerin bilgi ve yeterliliklerini geliştirmelerine olanak sağlar. Yetişkin eğitimi, hayat boyu eğitimin önemli bir parçasıdır.

     Yaygın eğitim kurumları başta olmak üzere sivil toplum kuruluşları, araştırma merkezleri, danışmanlık ve bilgi/iletişim kuruluşları ile özel kuruluşlar, yüksek öğrenim kurumları vs. ülkeler arası ortaklıklar, Avrupa projeleri ve ağlar kurarak birlikte çalışabilirler.

Kimler katılabilir

  Yetişkinlere yönelik eğitim faaliyetinde bulunan kuruluşlar, okullar, üniversiteler, vakıflar, dernekler, kütüphaneler, müzeler, okul aile birlikleri gibi resmi olmayan kuruluşların desteği ile belirli bir konuda eğitim almak isteyen 25 yaş üstü yetişkinler ve 25 yaşın altında olup örgün eğitimden faydalanmayan bireyler katılabilir. Orta öğrenim ya da meslek lisesi eğitimi almamış 16 yaş üstü kişilerin de bu tip programlarda meslek edinme eğitimi almaları öngörülmüştür.

LEONARDO DA VINCI (Meslek Eğitimi Eylem Programı)

 AB tarafından yürütülen en büyük parasal kaynaklı 2. program olan AB Eğitim ve Gençlik Programları, eğitim ve öğretim alanında bir Avrupa işbirliği alanı kurarak, 2010 yılına kadar "Bilgi Avrupa’sını oluşturmayı hedeflemektedir. Bu programlardan Mesleki Eğitim Programı olan Leonardo, Avrupa çapında 1.150 milyon Euro bütçesi ile çok önemli bir program olarak, ülkemizin mesleki eğitimine büyük ufuklar açabilecek niteliktedir.  

      Leonardo Mesleki Eğitim Programı, halen eğitim almakta olan, çalışan veya iş arayan ya da işini beğenmeyen yetişkinleri kapsayan çok geniş bir kitleyi hedef almaktadır. Ancak, önemli bir nokta; tek tek şahıslar bu programdan yararlanmak için proje teklif edemezler. Leonardo da Vinci programı, Üye devletlerin mesleki eğitimin kapsamı ve organizasyonu konusundaki sorumluluğuna, kültürel çeşitliliğe ve dil çeşitliliği dikkate alınarak gerçekleştirdikleri eyleme destek olmaya çalışılmaktadır. Bunun için mesleki eğitim alanındaki ülkelerarası işbirliği projeleri finanse edilmektedir.

LINGUA (Dil Eğitimi) HAKKINDA BİLGİ

Amaç  
 
Avrupa'da az konuşulan dillerin yaygınlaştırılması ve farklı kültürlerin kendi dilinde tanınmasını amaçlayan bir programdır. Erasmus, Comenius ve Grundtvig projeleri dışındadır. Okul ya da okul dışı ortamlarda temel konulara odaklanmış dil öğretimini kapsar. 

MINERVA (Bilgi Teknolojileri) HAKKINDA BİLGİ

Amaç 
 
Günümüzde çok hızlı ilerleyen teknolojiye uyum sağlamak ve öğrenme ortamlarını hazırlamak amacını taşır. Açık ya da uzaktan eğitim programları için düzenlenmiştir.

Kimler Yararlanabilir 
 Minerva, Açık ve Uzaktan Öğrenim ile Bilgi ve İletişim Teknolojileri alanında faaliyette bulunan bütün kuruluşlara açıktır.

ERASMUS( Yüksek Öğretim )PROGRAMI 

Erasmus Programı Nedir ve Amaçları

        AB Eğitim ve Gençlik Programlarından Socrates programı içinde Yüksek Öğretimi kapsayan kısımdır. Programın amacı Avrupa'da yüksek öğretimin kalitesini arttırmak ve Avrupa boyutunu güçlendirmektir.  
 
 Erasmus programı, belirtilen amaçları; üniversiteler arasında ülkeler arası işbirliğini teşvik ederek, öğrencilerin ve eğitimcilerin Avrupa'da karşılıklı değişimini sağlayarak ve programa katılan ülkelerdeki çalışmaların ve alınan derecelerin akademik olarak tanınması ve şeffaflığın gelişmesine katkıda bulunarak gerçekleştirmeye çalışmaktadır.

   Merkezimiz bünyesinde mali destek sağlanan Erasmus faaliyetleri şöyledir: 

 Programın düzenlemesi ve yönetimi AB Komisyonu'nun kontrolündedir. Avrupa Komisyonu değişimden faydalanan bireylerin yurt dışında olmalarından kaynaklanacak ek masraflara katkı sağlamak amacıyla karşılıksız hibe vererek değişime mali olarak da destek vermektedir. Programa katılan ülkelerde programın kurallara uygun şekilde yürütülmesini Ulusal Ajans (UA) yapar. Türkiye'de UA (Ulusal Ajans) DPT (Devlet Planlama Teşkilatı) ile ilgili AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezidir. Birliğe aday ülke olarak Türkiye'nin öğrenci ve öğretim elemanı değişimi yalnızca üye ülkelerle mümkün olabilmektedir. 

Programdan Kimler Nasıl Faydalanabilir

 
 
Erasmus programı Socrates Programı'na dahil ülkeler olan Avrupa Birliği üyesi 27 ülke, Avrupa Birliği'ne üye olmayıp Avrupa Serbest Ticaret Alanı üyesi İsviçre, Lihtenştayn, Norveç ve Avrupa Birliği'ne üye olmaya aday Türkiye yüksek öğretim kurumlarının katılımına açıktır.  
Programa toplamda 31 ülke katılmaktadır. Türkiye Nisan 2004'den beri programın tam katılımcısıdır. 
Üniversitelerin AB Komisyonu'nca onaylanmış Erasmus Üniversite Beyannamesi ( Erasmus University Charter - EUC) ‘ni hazırlamış olması gerekir. Üniversitelerde hem öğrenciler hem de öğretim elemanları
Erasmus programından faydalanabilir.

 Değişim Organizasyonu - DO (Organisation of Mobility - OM): Erasmus programı kapsamında değişim programında en uygun şartların oluşturulması için yüksek öğretim kurumlarına destek sağlanmaktadır. Söz konusu şartların ve imkânlar için;

 
 a) Öğrencilerin diğer katılımcı ülkelerde, işbirliği yapılan kurumlarda misafir olarak kaldıkları süreleri ve yaptıkları çalışmaların karşılıklı tanınması; 
 b) Öğretim elemanlarının akademik programlara tam olarak bütünleştirilmiş kısa süreli dersleri (veya görevleri) misafir öğretim üyesi sıfatıyla sorunsuz verebilmesi; 
 c) Avrupa Kredi Transfer Sistemi (AKTS) ve Diploma Eki (DE) uygulamalarının gerçekleştirilebilmesi

 Erasmus Yoğun Dil Kursları (EYDK): Erasmus değişim faaliyeti öncesinde bu değişimden yararlanacak öğrenciye yönelik akademik öğrenim öncesi misafir olunan ülkedeki üniversite tarafından düzenlenen bir takviye dil kursudur. Bu kurslar her yıl planlanan ülkelerde düzenlenmektedir.

  • Erasmus Yoğun Dil Kursu (EYDK) dil bilgisi konusunda ve iki seviyede sunulmaktadır. Bunlar yeni başlayanlar ve orta düzeydekiler içindir.
  • Müracaatlar öğrencilerin kendi kurumlarına olmalıdır ve öğrencinin kurumu başvuruları kursu düzenleyen birime sevk etmek zorundadır.
  • EYDK'lar misafir gidilecek ülkedeki akademik yıl başlamadan önce yaz döneminde gerçekleşmektedir.
  • Katılımcı öğrenciler misafir oldukları ülkede dil kursu ücreti ödemek zorunda değildir.

Erasmus Faaliyetleri 

      Diğer faaliyet alanlarına hiç girmeden direk öğrenci değişim programlarının şartlarını ve öğrencilere kazanımları ve Türkiye’yle ilgili bazı istatistiklerden bahsedelim de sizde istediğiniz bilgilere ulaşmış olun böylelikle

      ÖĞRENCİ DEĞİŞİM PROGRAMI:

 Erasmus öğrenci değişimi programı, öğrencilere bir üniversite veya yüksek öğretim kurumunda 3–12 aylık süreler içinde eğitim olanağı tanımaktadır. Ancak öğrencinin diğer ülkede geçirdiği zaman ve harcadığı emek kendi ülkesinde katılım olduğu kurum tarafından tam olarak tanınmalıdır. Bu amaçla ilgili üniversiteler arasında karşılıklı anlaşma yapılmalı (Bilateral Agreement BA) ; üniversitenin European Credit Transfer System (ECTS) - Avrupa Kredi Transfer Sistemi (AKTS) ‘nin hazırlaması gerekmektedir. Erasmus öğrencisine verilen hibenin yaklaşık %65'i AB Komisyonu, yaklaşık %35'i Türkiye Cumhuriyeti'nin katkısıdır. Erasmus programına katılan bir üniversitenin öğretim elemanları ders vermek üzere Avrupa da ikili anlaşması olan üniversitelere gidebilmektedirler.

 Erasmus faaliyetlerine katılım için onay almış kurumların öğrencileri, ilgili kurumun Dış İlişkiler birimine  bir sonraki akademik dönem için başvuru yaparlar. Üniversiteler arası ikili anlaşmalar ve toplam değişim hacmine ve kaynağa bağlı olarak, başvurular arasından seçim bu birim tarafından, Komisyon'un ve AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi'nin belirlediği kıstaslara göre en uygun şekilde yapılır. Değişime hak kazanan öğrenciler, kalacakları süreye göre ve ülkeye göre idari ve mali hazırlıklarını yaparlar. Bir kişi, hayatında ancak bir kez Erasmus öğrencisi olabilir.

     Bu program bünyesinde eğitim almak isteyen kişilerin taleplerini karşılamak üzere 2008-2009 yılları için  1.645.832 Avro'su ulusal kaynaklardan olmak üzere toplam 2.137.737 Avro kaynak kullanılmıştır. Dağıtılan kaynağın faaliyetlere göre dağılımı aşağıdadır: 

Öğrenci Öğrenim Hareketliliği1.596.451 Avro
Öğrenci Staj Hareketliliği232.031 Avro
Personel Ders Verme Hareketliliği 255.321 Avro
Personel Eğitim Alma Hareketliliği 53.934 Avro
 

Erasmus Programı Neler Kazandırır?

Üniversitelere Kazandırdıkları 

  • Uluslararası tecrübe ve itibar
  • Çok kültürlü ve milletli ortamda eğitim
  • Hoşgörü ve kültürler arası diyalog
  • Tanıtım / uluslararasılaşma
  • Araştırma ve bilimin oluşumuna katkı
  • Projelere ve değişime kaynak temini
  • Kendini yenileme / geliştirme yoluyla kalitenin arttırılması
  • Üniversiteler arası rekabet

Öğrencilere Kazandırdıkları 

  • Yurtdışı deneyimi
  • Çok kültürlü ortamda ders işleme
  • Değişik kültürleri tanıma
  • Kendi kültürünü tanıtma
  • Yeni arkadaşlar edinme
  • Eğitim sonrası iş/mesleki   bağlantılar
  • Farklı bir okulda öğrenci olabilme
  • Farklı bir sistem görebilme

Topluma Kazandırdıkları 

  • AB ile entegrasyon
  • Eğitimde kalitenin artırılması
  • Üniversite şehrine ekonomik ve kültürel canlılık kazandırması
  • Üniversite+vatandaş+iş dünyası yakınlaşması
  • Kültürlerin etkileşimi, farklı kültürleri tanıyarak önyargıların kırılması

    

18 Mart 2009 Çarşamba

Erasmus Programi hakkinda En Cok Sorulan Sorular (2.bolum)


Nerede kalmistik?! 

Bana gelen mail; 

arkadıişm çok sağol ben zaten ingime  güveniyorum kursa  flnd a gidiyorum anadolu lisesi mezunuyum ama heycanıma güvenmiyorum çok heycanlamıp konuşamam diye korkuyorum bide transbim diğer  başvuran arkadaşlara nazaran daha düşük geçmek için ingten biraz bastırmam lazım bizim okulda ing mülakat yapıyolarmışş  acaba  sana ne sordular bide bana  erasmus sana ne  kazandırdı ??

Eger yukaridaki yaziyi cozebilirseniz :) cevabimda su sekilde olmus bu maile;


Bizim ingilizce sinavimiz vardi ve zordu denilebilir. Bir cok kisi elendi. Yoksa benimde not ortalamam epey dusuktu diger gidenlere nazaran hatta sonuncu olarak gittim diyebilirim. :) Mulakat turkceydi ama ingilizce olan arkadaslarim oldu. Aklimda kaldigim kadariyla kendini iyi bir sekilde tanit, digerlerini siralayacak olursam
erasmus programini nereden duydun
- neden erasmus programiyla gitmek istiyorsun
-erasmus programi sana ne katacagini umuyorsun
- ve biraz da guncel haberler konusunda haberin olsun
Esasinda bu isler tamamen goreceli, diyelimki senin bolumunun kontenjani 5 kisi ve katilan 30 kisi ise dogal olarak daha cok secici davranacaklardir. Ama kontenjan 5 katilan 10 kisi ise daha az secici davranirlar. Mesela benim bolumumden katilan cok fazla yoktu ve cok zorlamadilar ama bi baska bolumden giden arkadasim almanya'ya gidecekti ve inanilmaz katilim vardi. Abartip berlin duvarinin yikilmasiyla ilgili konusmalar donmus. 
Ama ingilizcene guveniyorsan sorun yok. Tek sorun hazir cevaplarinin olmasi. Neden erasmus programi dedikleri zaman neden oraya gitmek istedigini bulmali ve buna inanmasanda inaniyor gibi gorunmelisin.
klasik laflari seviyorlar, kulturumuzu tanitmaya gidiyorum diyebilirsin, turkiye hakkinda farkli ve dogru olmayan bir cok on yargi var bunlari degistirmek icin bir firsat diyebilirsin. Vizyonu gelistirmek icin gidiyorum diyebilirsin. 
Ben sunu soylemistim ve halada boyle dusunuyorum. Belki sende kullanabilirsin duruma gore. Turkiyeyi bir ev olarak dusunuyorum dersin, ve biz bu evin sadece icindeki mobilyalari goruyoruz. Degerlendirme yaparken sadece bu pencereden bakabiliyoruz. Avrupaya gittigimde evden kapisindan cikip, evin disaridan nasil gorundugunu, gormus olucam ve diger evlerle daha dogru bi sekilde kiyaslama sansim olacak filan denilebilir. :)
Hic korkma, koordinatorunle icli disli ol. Yani arada ugra ve gidecegin yerler hakkinda bilgi al, mulakatta kullanirsin. Sunuda sorabilirler gidecegin ulke hangisiyse, o ulke hakkinda ne biliyorsun falan filan gibi,
Son olarak, Kesinlikle git. sana ne katicak sorusu seninle alakali. Somut bisey soylemek zor. Belki somut olarak ingilizcen daha iyi olacak diyebilirim eger kullanirsan. Ama gerisi yani soyut olanlar senin orayi ne kadar iyi degerlendirmenle dogru orantili. 
Yani bana inanilmaz seyler katti, cok fazla ulkeden arkadasim oldu ve hala gorusuyorum. 
Ve bana, ben her yerde ayakta durabilirim, ozguvenini kazandirdi. Suan los angeles'dayim. Buradaysam bunun yuzde 70 ini erasmusa borcluyum.
Gelelim benimle giden bir cok diger turk arkadaslara. Korktular cekindiler ve ingilizce konusmayip polonyada bir komin kurdular. Butun donem boyunca internetten turkiyedeki dizileri izleyip geri donduler. Dedigim gibi bu insana gore degisen bir durum.


Bir baska mail;
merhaba.ben x üniversitesi maliye 4. sınıf öğrencisiyim. 2008-2009 yılı bahar döneminde erasmus programına katılmaya hak kazandım.son sınıf olmam dolayısıyla okulumun uzaması söz konusu.maliye bölümünün diğer üniversite ile anlaşması olmadığı için birçok dersi alamacağım.buna ek olarak aldığım dersleri nasıl geceğim ssorusu beni fazla meşgul ediyor.neden bu kadar geç katıldın diye bir soru sorabilirsiniz bu yıl ilk defa üniversitemizden yurt dışına öğrenci gönderecek.daha henüz tam olarak nereye gideceğim bellli değil ,işveç yada norveç olacak .bu programa katılmamın asıl amacı yabacı dilimi (ingilizce)daha iyi geliştirmek. verilen burslar ülkelere göre farklılık gösteriyor ama genel olarak yeterli mi(kişisel harcamaya bağlı ama).sizin erasmus  programına katılan birçok arkadasınız olduğununu varsayarak oradaki hocaların tölerans gösterip göstermediğini merak ediyorum.ortalamada benim iiçin çok önemli biraz yüksek tutmak zorundayım.sizce bu şartlarda birinin bu programa katılması kendi lehine olabilir mi.ayrıca kpss  üds ve ales sınavlarımdan da vazgeçmiş olacağım.herşey alt üst olacak.tavsiyelerinizi bekliyorum.ne kadar sürede cevap yazarsanız benim için o kadar iyi olacaktır.şimdiden teşekkürler.

Cevap;
Merhaba 007,
Bende isten geldim simdi, cok yorgunum ama elimden geldigince cevap vereyim. Bende 4. sinifta erasmus programina katildim. Benim okulum zamaninda bitti. Yaz okulundada takviye yaptik filan uzatmadan bitirebildim. Gidecegin ulkeler pahali ulkeler. Gelecek bursun ne kadar yetecegini bence okulunda daha once gitmis insanlara sorarak ogrenebilirsin. Bunun icinde bolum koordinatorune gidip daha onceki gidenlerin iletisim bilgilerine ulasirsin sanirim. Cunku ben polonyadaydim ve bize 350 euro dusuyordu sanirim aylik olarak. Ailesinden hic para almadan yasayanlar oldugunu gordum. Ama ben para harcadim, cunku cok fazla dolasiyordum. Ama bu gelen burslar belli ayarlamalar yapilarak veriliyor. Gerci bu norvec veya isvec gibi dunyanin en pahali ulkelerin arasindaki yerlerde nasildir bilmiyorum.
Derslere gelince erasmus biraz daha rahat oluyor diyebilirim ama yine bu her yerden her yere degisiyor. Mesela ayni yurtta kaldigimiz ve baska universiteye giden turklerden bazilari inanilmaz rahatlardi. Hic problem olmadi. Ama benim gittigim ozel universiteydi ve master sinifindan bile ders alip girdigimi biliyorum. Ayni sinavlara girmistik resmen. Ama genel olarak hocayla konusursan filan kalacagini sanmiyorum. Ortalama problemin varsa yani yukseltme gibi, o konuda hic bisey diyemem. Bu durumda bile benim ki yukseldi. Cunku burada bolumum ekonometriydi ve yurtdisinda amerikada bile gorulen ekonometri benim turkiyede gordugumun 4'de biri bile degildi onu icin rahat gectim hepsini. Ama hocalar tolerans gostereceklerdir emin ol! 
Benim erasmus hayatimda cok sey degistirdi. Ama buda cok degisken. Benimle ayni yurtta kaldigim, diger turklerin benim kadar iyi gecirdiklerini dusunmuyorum. Bu insandan insana degisiyor. Oraya gidip sadece yeni turk arkadaslar edinip onlarla dolasirsan hic bi yararini gormeyebilirsin. Cunku insanlar kendi memleketinden insalarla kaynasmaya megilli. Bu diger ulkeler icinde gecerli. bende tersini yapilmasini soylemiyorum ama oraya ne icin gidildigini iyi planlamak lazim. Benim amacim ingilizce kazanip cevre edinmekti cunku dis ticaretle ugrasicam ve dogu avrupa ulkeleri benim icin cok onemliydi. Ve bunlarin hepsini gerceklertirdim. belki 7 -8  ayri ulkeden arkadasim oldu. Hala gorusuyorum. Ve bana baska maceralara atilma gucunu verdi.
Yukarida yazdiklarimin hepsi tamamen bana ozel seyler oldu. Herseyin senin icin farkli olacagini unutma. Hocalar toleransli olmaya bilir. Iyi bir ortamin olmayabilir pahali bir ulke olabilir ve bazi sinavlara girme sansini kacirabilirsin ama...
Belki cok daha farkli kapilarin acilmasinada sebebiyet verebilirsin. Herseyden once yurtdisi tecruben olur. farkli insanlarla kulturle tanisirsin. 
Simdilik boyle... dedigim gibi isten geldim ve yorgunum yatmam gerekiyor. Aklina takilan bisey olursa yine cevaplamaya calisirim. 
Kolay gelsin


Ayni arkadastan bir mail daha geldi daha sonra;
tekrar merhaba ben James Bond daha önce size mesaj atmıstım erasmus konusunda.ilk olarak geçmiş kurban bayramınızı kutlarım.erasmusöğrencisi olarak litvanyadaki M16 college ye gidiyorum.sizden tecrübeli bir kişi oarak neler yapmam gerektğini öğrenmek istiyorum.erasmusun işe başlamnızda büyük katkısı olduğunu söylemiştiniz.
oraya gitttiğim zaman neler yapmalıyım?sizin çalıstığınız yerde işe alınmanızda nasıl bir katkısı oldu?
 gittiğim zaman neler yapmalıyım?bunu  nasıl bir avantaja dönüştürebilirim?gidenler genelde bir tatil olarak alglıyorlar.4 ay çok kısa bir süre, bu sürese neler yapmam gerekir.sizin keşke orada iken şunları yapsaydım dediğiniz şeyler var mı?şimdiden teşekkürler.


Cevap;
Merhaba ali,

Ilk once erasmus maceran hayirli olsun. Is kismina gelince, erasmus sana veya bir baska kisiye direk olarak bi fayda saglar mi bilemiyorum. Benim sana ve diger arkadaslara bahsettigim sey, erasmusda bir cok farkli ulkeden insanla tanisiyorsun ve farkli kulturler taniyorsun. Buda gelecekte sana yararini gosterecektir. 
Bana is konusunda faydasina gelince, eramusdan daha oncede yurt disina cikmistim ama sadece bir aylik bir tecrubem olmustu, erasmusda bir yil kaldim ve yurtdisi tecrubesi oldu, bu tecrubede benim yurtdisina olan bakisimi degistirdi. Suan amerikadaysam ve biyle bir riski alip buraya gelip kendi ayaklarimin uzerinde duruyorsam bu erasmus donemine bagli. 
Bana 'ne yaptinda boyle oldu?!' diye soruyorsan, buna bi cevabim yok. Orada gezdim, eglendim ama bi yandan cevre edindim, ben dis ticaretle ugrasiyorum ve ugrasicamda, bunun icin insanlarla muhabbet ettim. Gidip dis ticaret uzmanlari bulup onlarla konusmadim. Bi gece klubune gittim orada sans eseri tanistigim birinden ogrendim soz gelimi bazi detaylari. Yani bi method filan izlemedim. Ve Erasmus doneminde o polonyanin ufacik sehrinde ben gercekten eglendim. Suan los angeles'dayim. Ve hala polonyanin o ufacik sehrinin ozlemini duyuyorum. 

Sana tek onerecegim sosyal ol, olabildigin kadar. Gez, dolas, eglen, arkadas edin. Onun disinda is diyorsan, git en yakininda ki aiesec klubune oraya uye ol. Ingilizce seviyen ne durumda bilmiyorum. Boylece o da daha gelismis olur ki aiesecde gorev filan alirsan ilerde baska yerlerde staj bulmana yarayacaktir.

Onun disinda sordugun seylet tamamen goreceli ve senin ne olmak istedigine gore degisen seyler. 

Kolay gelsin.



14 Mart 2009 Cumartesi

Erasmus Programi hakkinda En Cok Sorulan Sorular (1.bolum)



Her 6 ayda bir guncelleme sansi buldugum blogumu yilmayip surekli takip eden arkadaslara tesekkur ederim. Cok yogun bir insanim demek, blogu guncellememek icin bahane degil. Tabi dogal olarak universiteyi bitirdikten ve kendi hayatinizla alakali baska seylere kosturmaya baslayinca, goz ardi edebiliyorsunuz. Gerci elimden geldigince bana e-mail ile ulasan arkadaslara yardimci olmaya calisiyorum. 

Neyse, simdi aklimda bundan sonra yapmak istedigim bir kac proje var. Birincisi, devamini bu postdada goreceginiz bana sorulmus olan sorular ve cevaplari olacak. Burada yapacagim sey bana gelmis olan ve herkesinde genel olarak sorduklari ayni sorulari bir kac ornek mail ile cevaplamaya calismak. Tabi bunu yaparken hic bir kisisel bilgi vermemeye elimden geldigince ozen gosterecegim.

Ikinci yapmak istedigim proje, cevremdeki erasmusa gitmis veya bana maille ulasmis veya bu blogu okuyan ve benimde erasmus hakkinda demek istediklerim var, benimde basimdan ne maceralar gecti diyen arkadaslara, kendi erasmus deneyimlerini burada yayinla dusuncesi.

Boylece sadece benim gozumden degil, diger arkadaslar gozundende diger soyleri gorebilirsek cok daha renkli ve yararli, sorulara cevap veren bir blog olacagi kanisindayim. 


Bir istegim daha olacak. Bundan sonra sormak istediginiz sorulari, yorum kismina yaparsaniz, sizinle ayni soruyu sormak isteyen arkadaslarda bu bilgilerden yararlanabilir.

Neyse biz birinci konumuza simdilik geri donelim ve hadi basliyalim bakalim.

Kendi universitemden bir arkadastan geliyor soru...

selamlar
ben uludağ üniversitesinde x bolumu okuyorum y. sınıfım. senin adresini blogundan aldım umarım rahatsız etmiş olmam.
erasmusa gitmiş biri olarak sana bir kaç soru sormak istiyorum.  erasmus için yabancı dil sınavı yapılacak. 2. öğretim okuduğum için hazırlık eğitimi almadım ama liseden kalma bilgilerim var. yaptığım seviye sınavlarında seviyem intermediate çıktı. acebe bu sınavı geçmeme daha doğrusu erasmusa katılmamı sağlar mı? 2. sorum ise eğer mülakatı ğeçersek nasıl bir kurul karşısına cıkacağız. blogda türkçe mülakatın türkçe yapılacağı yazıyo ama en azından pratik olarak kullanabildiğimizi görmek için bi sınıyolar mı? bi de kimlerden oluşuyo bu kurul söylersen sevinirim.


Cevap,

Selamlar;

Cok fazla birsey kalmamis sinava, sana onerebilecegim cok fazla olmamak kosuluyla grammer kurallarini soyle bi gozden gecirmen olacaktir. Onun disindada elinden geldigince o gune kadar ingilizceyle biraz daha fazla hasir nesir ol. Gececegine eminim. Cok fazla kasma yani kendini. Fakat biliyorsun ingilizce goreceli bir durum. Mesela gecen sene sinav cok kolay degildi ama benimle giren bi arkadasa gore ise inanilmaz kolaydi. Onun icin diyemiyorum ki sinav zordur kolaydir. Sunu soyleyebilirim kelime bilgisi gramer bilgisinden biraz daha onemli bu sinavda cunku bazi spesifik kelimeler vardi. Aklimda kalanlar bunlar ama gecersin emin ol. Sadece dedigim gibi biraz daha hasir nesir ol, o gune kadar.
Mulakati cok dert etme. ama bu da degisken bir durum. Olur ya onumuzdeki sene icin x bolumunden 20 kisi basvurursa erasmusa dogal olarak mulakattada daha secici davranacaklardir. Ama kendi donemim icin basvuran sayisida cok yuksek olmadigi icin sadece bir kac soru sordular ve tamamen turkceydi. Sorduklari sorularda 
kimsin, neden gitmek istiyorsun, birde ailenin oraya gittiginde seni maddi ve manevi olarak destekleme gucu varmi?
Hepsi bu kadardi. 
Kimlerden olusuyor?! Naci hoca kesin var. Bilmem biliyor musun. matematik bolum baskani ve rektor yardimcisi ayricada universitenin erasmusun basindaki adam. digerlerini cok tanimamkla birlikte tahminim psikoloji bolum baskani falan vardi yani genel olarak gozlemliyorlar. aklima gelenler bunlar. sorularin olursa cekinme elimden geldigince cevaplama ya calisirim. kolay gelsin. 



Baska bir mail,

internette yayınlamış olduğunuz ERASMUS MACERASI başlıklı  yazınız Bialystokun nasıl bir ortam olduğu ve günlük hayata dair verdiğiniz bilgiler bakımından oldukça faydalı oldu benim için, yaptığınız çalışma için öncelikle size teşekkür ediyorum ben kamu yönetimi 1.sınıf öğrencisiyim seneye 1 yıllığına  STANISLAW SCHOOL OF PUBLIC ADMINISTRATION-BIALYSTOKta bulunucam erasmus öğrencisi olarak.bialystoktaki yurdunuzun Betanın resimlerinden ne derecede konforlu olduğu anlaşılıyor.öncelikle hangi okuldaydınız aslında bialystokta tek üniversite mi var bilmiyorum belki siz de aynı okulda okumuşsunuzdur yurdunuz kampüsün içinde miydi ya da kampüse ne kadar uzaklıktaydı diğer sorum türkiyede erasmus programıyla yurt dışında bulunmuş arkadaşlarımıza sorduğumuzda kız ve erkek öğrencilerin birarada aynı odalarda kalabildiğini söylüyorlar.bu ne kadar doğru ve evde kalmayı düşündüğümüzde apart tipi evlerin de olduğu söyleniyor karşı taraftaki okul bize bu alternatifi sunduğunda aynı evde kalmak üzere erkek öğrencileri de verebilir mi bilin ki ben muhafazakar kesimi temsil etmiyorum ve oldukça sosyal ve rahat bir insanım sadece ordan döndüğümde benliğimi yitirmek istemiyorum sadece bu, diğer taraftan kaldığınız yurt oldukça konforlu gözüküyor ücreti ne kadardı varşovada 100-130 avro arasında değişiyormuş bildiğim kadarıyla türkiyedeki yurdumda iki kişilik odaya ayda 400 ytl verdiğimi düşününce bu miktar gözümü korkutmuyor ama yine de bilgi sahibi olmak istiyorum burdan gidecek bazı arkadaşlar kilise yurtlarında kalmayı düşünüyor  buralar türkiyedeki cemaat yurtlarına  ya da hizmet evlerine mi benziyor oldukça ucuz olduğunu söylüyorlar siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz erasmus öğrencileri için polonyada yurtlarda da yemek verilmiyormuş galiba mesela sizin kaldığınız Beta yurdunda siz yemeklerinizi kendiniz mi yapıyordunuz evde kalındığında evler dayalı döşeli miydi türkiyedeki gibi elektrik su faturası yatırma durumuyla öğrenci bizzat kendisi mi ilgileniyor burdaki gibi zannedersem yurtlarda kullanılan elektrik,su,çamaşır makinesi v.s nin ücreti aylık yatırılan ücrete dahildir,peki burdan gidince kaldığımız yeri değiştirmek istediğimde bu kolaylıkla yapılabiliyor mu burdaki gibi dönemlik ya da yıllık sözleşme mi imzalanıyor ben sizin sayfanızda gördüğüm yurdunuzun konforu ve türkiyedeki yurdumdaki rahatlığını göz önüne alarak yurtta kalmayı planlıyorum sizden mümkünse yukardaki sorularımın cevabını bekliyorum ve de yurtlarda sizin bizzat yaşadığınız size yurdunuzda huzur ve huzursuzluk veren durumları iletmenizi.çünkü yurt konusundaki tercihimde bunu göz önüne alıcam sizin ordaki arkadaşlıklarınız nasıldı yabancılar arkadaşlık konusunda nasıl davranıyorladı bilgilendirmeniz ve bana zaman ayırdığınız için şimdiden çok teşekkürler


Cevap;


Mailinden sirayla basliycak olursak;
Ben halen polonyadayim ve okulumun ismi WSFIZ, yani kisaltilmis ismi. Bialystokda bir cok universite var. Ve burada bizdeki gibi kampus universiteleri cok fazla yok. Haritadan senin universitenin yerine baktim sehir merkezinde guzel bir yerde sanirsam. Beta yurdu benim universiteme 15 dk lik otobus uzakliginda. Zaten bialystok cok buyuk bir sehir olmadigi icin, yurdun okulun icinde olmasina veya olmamasina fazla takilma. Bu gunlerde havalar duzelmeye basladi mesela okula yuruyerek gidip geldigimiz oluyor. 
Digerine gecersek, evet ayni odada bir arada kalinabiliyor.bu tercih meselesi. Yani yurt yonetimi direk olarak bir erkekle kizi ayni odaya yazmaz. Ama sen gidip biz ayni odada kalmak istiyoruz diyebilirsin. Onun disinda su durumdan 
belki rahatsiz olabilirsin. Burada segment sistemi var. Yani bir katta 6 tane segment oldugunu dusun 
her segmentte 10 kisi kaliyor.
 ayrica her segmentte 4 ayri oda var. Bu segmentlerin iki girisi var. Ve her birinde bir banyo bir tuvalet mevcut. 
Soyle birsey olabilir. sen kizlarla kalirsinda yanindaki odada erkek kalabilir. Dogal olarak ayni tuvaleti ve banyoyu kullanacaksiniz. Bundan rahatsiz olur musun bilmiyorum. Mesela benim kaldigim segmentte tek turk benim. Hatta ikinci donem kalmamin buyuk sebeplerinden biri burada ki yani segmentimdeki arkadaslarim. Biz 3 erkek 7 kiz kaliyoruz segmentte. 
Muhafazakarlik konusuna gelince, olmaman guzel :) ama benligini yitirmek biraz agir ve buyuk bir laf. ortalama 4 5 ay arasi surecek bir seruvende, kosullarin inanilmaz kotu, ahlaksiz, zor, olumsuz oldugunu goz onune aldigimizda dahi benligini yitirme korkunun olmamasi gerekir. Ayrica boyle 
birseyde olmayacaktir. Hatta sana onerim elinden geldigince diger ulkelerden gelen insanlarla iletisim icinde ol. 

Yoksa emin ol buraya gelip 5 ay yurttan cikmayip cevrende sadece turklerden olusan bir ortam kurabilirsin. Ki bu sekilde burada yasiyanlarda oldu. 
Ama onun disinda degiseceksindir de bu sure icinde, belki simdi sana turkiyede normal gozuken seyler dondugunde normal gelmemeye basliyacaktir. Bunlardan rahatsiz olmaya basliyacaksindir. Bu olmusuz bir sey degil ki. Insanin vizyonunun gelismesi denilen sey bu olsa gerek. Bu konu hakkinda cook konusabilirim inanki. Cunku benim savundugum durum su; buradan geriye dondugunuzde elinizde kalacak olan sey, tam olarak elle tutulur gozle gorulur seylerinin otesindeki seyler olacak. Neyse konumuza donelim. :)
Yurt ucreti turk parasi ile 125 ytl civarinda. Onun disinda hicbir ucret odemiyoruz. ilk giriste 250 ytl lik depozito oduyorsun ama sonra geri alinacak zaten. Yurtlarda yemek yapma sansin var. Her katta mutfak var. Gecen donem turk arkadaslar inanilmaz seyler yapiyorlardi. Neyse karnimda ac bu konuya fazla girmeyelim :) Onun disinda yemek konusuna biraz daha deginecek olursak (bu diger mailinede cevap ayni zamanda) turk yemegi bulma sansin yok bialystokda. Burada turk mutfagina en cok benzeyen mutfak yunan mutfagi. Turk arkadaslarda 
genelde oralara gidiyorlardi cunku domuz etinin olmadigi nadir mutfaklardan biri oldugu icin. Ayrica beta yurdunun altinda kafeterya var yemek icin. Buradada kokusu disinda guzel seyler cikiyor. Yani domuz ayrimi yaparak yemek yiyebilecegin bir yer. Onun disinda icinde veya sos olarak herhangi bir yemegin uzerine konulacak etlerin yuzde 95 domuz eti olacaktir. Cunku goreceli olarak daha cok sevildigi icin. Yani tamamen damak zevki. Hatta turkiyeye gelmis bir polonyali arkadasim var, kebabi gorunce hemen gidip almis ve nefret etmis, nedeninide domuz eti olmamasina bagliyor. Yani domuz eti yemeden burada yasama olanagin var. Ayrica mcdonalds var. oradada yuzde yuz dana etiyle yemek yiyebilirsin. Benim icin domuz eti olup olmamasi onemli olmadigindan genelde tadiyorum ama agir bir et. pek hoslandigim soylenemez. 
Ev de kalma olasiligin var tabiki ama hic onermem acikcasi. Birkac nedeni var. Dilini bilmedigin bir ulkede ingilizce ile elektirik su ivir zivir islerini halletmek cok zor olacagindandir. Yani ben turkiyede turkce bilmeme ragmen :) isin icinden cikamadigim cok zamanlar yasamisimdir evde kalirken. Onunda disinda yurtta kalman diger ulkeden gelen insanlarla iletisim kurmani kolaylastiracaktir. vallahi burada kilise yurtlarin oldugundan bile haberim yok. Ama turkiyedeki cemaat yurtlarina benzemiyecegini dusunuyorum. Belki biraz daha giris cikis gibi kati kurallari olabilir. Yani biz gecen gun parti yaptik bizim segmentte ortalama yurda 200 siseden fazla alkol girdi, kilise yurtlarinda boyle bir sansin olmayabilir. Onun disinda ben gecenin istedigim bir saatinde yurda girebiliyorum. Belki bu sansinda olmayabilir. Ama kimsenin senin odana gelipde hristiyanligin gereklerini yap diyecegini sanmiyorum. Kisisel fikrimi sorarsan bence asla dusunme. Kilise yurduda neymis ya. 
Neyse gecelim. Yurtlarin konforu yetecektir sanirim. Yani benim icin onemli olan rahatlikla dus alabilmem, giyisilerimi koyacak yerin genis olmasi falan onemliydi. Gayet rahat rahat sigdi. Kizlarin goreceli olarak daha cok esyasinin oldugunu goz onune alirsak burada kalan hic bir kiz arkadastan yabancilarda dahil yer konusunda problem yasadiklarini duymadim. Ama sundan emin degilim senin universiten bizim yurtlarla mi anlasmasi var. Cunku sanirim baska yurtlarda var bialystokda ve farkli olabilir. Burada yazdiklarimin hepsi benim kaldigim beta icin gecerli bir durumdur.
Olumlu olmusuz durumlara gelince. Yani inan bir sure dusundum. Yani olumsuz seyler muhakkak oluyordur olacaktir ama sana aktarmaya gerek duyacak kadar buyuk bir olumsuzluk yani bende iz birakan bir durumla karsilasmadim, karsilasanida tanimadim. Mesela ben buradaki koordinatorumle aram iyi degil. Benim islerimi zorlastiriyor bu durum ama baska hocalarla asmaya calisiyorum. Yani yuzde yuz bisey deme sansim yok ama cok buyuk olumsuzluklar yasiyacagini sanmiyorum, gunu birlik olagan seyler yasiyacaksindir. Olumlu yanina gelince bence birinci biaylstok guzel bir sehir. Yani benim butun hayatim buyuk sehirlerde gectigi icin boyle ufak ama her aradigini bulabilecegin bir sehirde yasamak beni mutlu ediyor. Cunku sehir sana sikinti yasatmiyor. yani turkiyede biliyorsun, hic derdin sikintin olmasin, istanbulda yasiyorsan basli basina dertlisin demektir. Burada boyle bir durum yok. Aksam disari mi cikicam ornegin. Aciyorum internet sitesini bizim yurdun onundeki otobus duragin saatlerine bakiyorum. 3 dakika oncesinden durakda oluyorum ve gidecegim yere variyorum. Bu bile basli basina burayi sevmem icin bir neden benim icin. Warsawada kaldim bir sure ve dedim ki iyi ki burada yasamisim cunku buyuk bir sehir ve ayni dertler sikintilari yasamak istemedim. Ayrica ucuzda bir sehir yani turkiyeyle fiyat farki urunlerde cok cok az hatta turkiyeden daha az bile harciyabilirsin burada. ozellikle yurda 400 ytl verdigin goze alinacak olursa ailen sana sadece o parayi gonderse bile ortalamanin uzerinde bi hayat surebilirsin burada. Onun icin bir onerimde turkiyeden gercekten gerekli seyleri yaninda getir. yani ne bileyim gidipte sampuan dir makyaj takimidir gibi seyleri alabildigince az al. Hatta kiyafet bile cok fazla getirme buradan buranin kosullarina gore alirsin. Simdilik senin yazdigin maile gore yazabileceklerim bunlar atladigim veya senin daha detayli ogrenmek istedigin kisimlar olursa sorarsin bende bildigim kadariyla cevaplamaya calisirim. 
Sana onerim yurtta kalmandir. Oyle evde kalmayi, kilise yurdun da kalmayi filan hic dusunme. 



Simdilik bunu birinci kisim olsun. Cok kisa soylemek istedigim bir sey ise, sorularinizi ve yorumlarinizi buradan yaparsaniz, hem blogun kullanilabilirligi acisindan hemde, diger diger kisilerinde faydalanmasi acisindan daha yararli olacaktir.